Ana içeriğe atla

Dinçer ve Yüksel’in çalışması Energy’de yayımlandı

11.04.2023

İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyeleri Doç. Dr. Serhat Yüksel ve Prof. Dr. Hasan Dinçer’in yer aldığı çalışma Energy dergisinde yayımlandı.

00.PNG

İstanbul Medipol Üniversitesi İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyeleri Doç. Dr. Serhat Yüksel ve Prof. Dr. Hasan Dinçer’in yer aldığı “Emission strategy selection for the circular economy-based production investments with the enhanced decision support system” başlıklı çalışma Energy Dergisinde yayımlandı. Son iki yıllık etki faktör ortalaması 13,4 olan Energy’de yayımlanan çalışmada toplam üç yazar yer aldı. Makalede Yüksel 2., Dinçer ise 3. yazar oldu. Karbon emisyonu probleminin minimize edilebilmesi için uygun stratejilerin belirlendiği çalışmada tekstil sektörünün karbon emisyonu sorunuyla baş etmede en kritik sektör olduğu vurgulandı. Çalışmada analiz sürecindeki derece hesaplamaları için altın oran tekniği ilk kez kullanılırken klasik SWARA yaklaşımına birtakım iyileştirmeler yapılarak “multi SWARA (M-SWARA)” isimli yeni bir yöntem geliştirildi.

KARBON EMİSYONU TÜM DÜNYA İÇİN TEHLİKELİ

Sera gazlarının atmosfere salınımını ifade eden karbon emisyonu tüm dünyada hayati sorunlara yol açıyor. Karbon emisyonu nedeniyle dünyanın ortalama sıcaklığında artış meydana gelirken bu durum sebebiyle iklim dengesinde bozulmalar meydana geliyor. Tüm dünyada önemli bir sorun olarak kabul edilen karbon emisyonu hava kirliliğine yol açması sebebiyle de insan sağlığını olumsuz etkiliyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Doç. Dr. Yüksel, şöyle dedi: “Ekonomik büyüme, küreselleşme ve çevre bilincinin düşük olması, karbon emisyonu sorununu arttıran faktörler arasında. Ülkeler ekonomik büyüme için işletmeleri yatırıma teşvik ederken daha fazla enerji kullanımı riskini de ortaya çıkarıyor. Artan enerji ihtiyacının fosil yakıtlardan karşılanması durumunda bu yatırımların karbon salınımını arttıracağı açık. Buna bağlı olarak artan ticaret hacminin karbon salınımına neden olmaması için bazı yasal düzenlemeler gerekli. Bu çerçevede filtrelerin ve karbon yakalama teknolojisinin kullanılması sorunun çözümüne katkı sağlayacaktır. Bu tür uygulamalar işletmeler için ekstra maliyet oluşturabilir bu nedenle uygulamaların işletme kararına bırakılmaması ve yasal düzenlemelerin zorunlu hale getirilmesi gerek. Çalışmamızda da bu durumu vurguladık.”

YENİ BİR YÖNTEM GELİŞTİRİLDİ

Prof. Dr. Dinçer ise çalışmada yeni bir bulanık karar verme modeli oluşturarak karbon emisyonu sorununu en aza indirmeyi hedeflediklerini ifade etti. Çalışmanın literatüre katkısını da vurgulayan Dinçer şöyle dedi: “Modelde M-SWARA ve ELECTRE teknikleri; q seviyeli bulanık sayılar, sezgisel bulanık sayılar ve Pisagor bulanık sayılar ile entegre edildi. Öte yandan analiz sürecindeki derece hesaplamalarında altın oran tekniği ilk defa kullanılarak çalışmaya metodolojik orijinallik sağlandı. Bu çalışmanın literatüre olan en büyük katkılarından biri, klasik SWARA yaklaşımına birtakım iyileştirmeler yapılarak ‘multi SWARA (M-SWARA)’ isimli yeni bir yöntem geliştirilmesidir. Bu yeni yöntem sayesinde hem kriter ağırlıklarının hesaplanabilmesi hem kriterler arasındaki nedensellik ilişkisinin belirlenebilmesi mümkün olabilecek. Bu yöntem, çalışmalarda daha doğru sonuçlara ulaşılabilmek adına katkı sağlayacak.”

Makaleye ulaşmak için tıklayınız.

Son Güncelleme Tarihi: 11/04/2023 - 13:17