İstanbul Medipol Üniversitesi Sosyal Bilimler MYO ve SURKAM iş birliğinde düzenlenen Uluslararası Sosyal Bilimler Araştırmaları Kongresi’nde (USBAK), sürdürülebilirlik farklı bakış açılarıyla ele alındı.

İstanbul Medipol Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu ile Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi (SURKAM) iş birliğinde “Uluslararası Sosyal Bilimler Araştırmaları Kongresi (USBAK)” düzenlendi. Güney Kampüs Konferans Salonu’nda açılışı yapılan etkinlik iki gün sürerken toplamda 10 farklı oturum gerçekleştirildi. Akademisyenlerin yoğun katılım sağladığı kongrenin açış konuşmalarını, İstanbul Medipol Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Recep Öztürk, İstanbul Medipol Üniversitesi Sosyal Bilimler MYO Müdürü ve SURKAM Müdürü Prof. Dr. Rana Atabay Kuşçu ile SURKAM Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Öznur Gülen Ertosun gerçekleştirdi.
PROF. ÖZTÜRK: BU KONGRE, SOSYAL BİLİMLERE VERDİĞİMİZ DEĞERİ KANITLAR NİTELİKTE
İstanbul Medipol Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Recep Öztürk, sosyal bilimlerin üniversite bünyesindeki önemine vurgu yaptı. İstanbul Medipol Üniversitesinin dışarıdan bir sağlık ve mühendislik üniversitesi olarak algılansa da sosyal bilimlere büyük önem verdiğini ifade etti. Öztürk, “40 akredite lisans programımızın 22’si sosyal bilimler alanında. Bunların üçü, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulumuza ait. Türkiye’de, meslek yüksekokulu düzeyinde akreditasyon alan az sayıdaki üniversitelerden biriyiz.” dedi. Kongrenin teması olan sürdürülebilirlik ve kalkınmanın, yalnızca çevresel değil; ekonomik, toplumsal ve kültürel boyutlarıyla da ele alınması gerektiğini vurgulayan Öztürk, çok disiplinli katkıların bu alandaki bütüncül yaklaşımın önemini gösterdiğini ifade etti. Üniversitenin 2022–2026 stratejik planında da sürdürülebilirliğin temel hedefler arasında yer aldığını belirten Öztürk, bu kapsamda yapılan akademik çalışmaların, kalite güvencesi sistemiyle izlenip desteklendiğini söyledi.
PROF. KUŞÇU: SOSYAL BİLİMLER SÜRDÜRÜLEBİRLİĞİN VAZGEÇİLMEZ BİR PARÇASIDIR
Prof. Dr. Rana Atabay Kuşçu, konuşmasında kongrenin hem teması hem de zamanlamasının anlamlı olduğunu vurgulayarak Sosyal Bilimler MYO’nun 10. kuruluş yıl dönümünü kutladıklarını dile getirdi. Kuşçu, sosyal bilimlerin sürdürülebilir kalkınmadaki rolüne de dikkat çekerek, iklim krizi, ekonomik eşitsizlik ve toplumsal adaletsizlik gibi küresel sorunlara yalnızca teknik değil, sosyal çözümlerle de yaklaşılması gerektiğini vurgulad; eğitim müfredatlarında sürdürülebilirlik odaklı dersler, uzun dönemli stajlar ve sektör iş birlikleriyle öğrencileri geleceğe hazırladıklarını ifade etti. Kongrenin, disiplinler arası iş birliklerini teşvik ederek sosyal bilimlerin kalkınma süreçlerine sağlayabileceği katkıyı ortaya koyacağını söyleyen Kuşçu, “Bu etkinliğin yaratıcı çözümlere, ortak projelere ve kalıcı iş birliklerine zemin oluşturmasını diliyorum.” diyerek sözlerini tamamladı.
DOÇ. ERTOSUN: SÜRDÜRÜLEBİRLİK DİSİPLİNLER ARASI BİR SORUMLULUKTUR
İstanbul Medipol Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi (SURKAM) Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Öznur Gülen Ertosun da sürdürülebilirliğin artık yalnızca çevresel değil, sosyal adalet, ekonomik denge, eğitim ve kültürel miras gibi çok boyutlu bir mesele haline geldiğini vurguladı. Sosyal bilimlerin bu süreçteki gücüne dikkat çeken Ertosun, “Sürdürülebilirlik yalnızca teknik çözümlerle değil, bilinçli bireylerle, güçlü kurumlarla ve toplumsal farkındalıkla mümkündür.” dedi.
AÇILIŞ OTURUMUNDA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞE DÖRT FARKLI BAKIŞ SUNULDU
“Sosyal Bilimlerde Sürdürülebilirlik ve Kalkınma” başlığıyla gerçekleştirilen açılış programında ise İstanbul Medipol Üniversitesi İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kerem Alkin, Yapı Kredi Kurumsal İletişim Direktörü ve KİD Başkan Yardımcısı Arda Öztaşkın, SDSN Türkiye Eş Başkanı Dr. Tamer Atabarut ile Sanko Holding CSO’su Enise Ademoğlu Matbay konuşmacı olarak yer aldı. Prof. Dr. Rana Atabay Kuşçu moderatörlüğünde gerçekleşen oturumda sürdürülebilirlik kavramı politika, eğitim, yapay zekâ ve sanayi ekseninde ele alındı ve çok yönlü biçimde tartışıldı.
Prof. Dr. Kerem Alkin, demokratik değerlerin sürdürülebilir kalkınmadaki rolüne dikkat çekerek, halkın katılımıyla şekillenen politikaların daha kalıcı ve kapsayıcı olduğunu vurguladı. Arda Öztaşkın, yapay zekâ teknolojilerinin enerji verimliliği, atık yönetimi ve kaynak kullanımı gibi alanlarda sunduğu olanaklarla sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada önemli katkılar sağlayabileceğini belirtti. Tamer Atabarut ise sürdürülebilirlik bilincinin eğitim yoluyla erken yaşlardan itibaren kazandırılması gerektiğini savunurken, üniversitelerin bu alanda öncü rol üstlenmesi gerektiğini ifade etti. Dr. Enise Ademoğlu davsanayi sektörünün yeşil dönüşüm ve döngüsel ekonomi kavramlarıyla yeniden şekillenmesinin, sürdürülebilirliğin hayata geçirilmesinde kritik öneme sahip olduğunu dile getirdi.
Son Güncelleme Tarihi: 30/05/2025 - 17:02