Nobel ödüllü Aziz Sancar Medipol’ü ziyaret etti

Hücrelerin hasar gören DNA’ları nasıl onardığını ve genetik bilgisini koruduğunu haritalandıran araştırmaları ile 2015 Nobel Kimya Ödülü’nü kazanan Prof. Dr. Aziz Sancar, Medipol Üniversitesi’ni ziyaret etti. Sabah 9’da Kavacık Kampüsünde Rektörlük ziyareti ile temaslarına başlayan Sancar’ı Rektör Prof. Dr. Sabahattin Aydın ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Ceran’ın da aralarında olduğu akademisyenler karşıladı. Ziyarette Sancar’a eşi Gwen Sancar ile Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu da eşlik etti. Rektörlük ziyaretinin ardından Rektör Aydın, Sancar ve beraberindeki heyet REMER’e geçti. Türkiye’nin hücresel görüntüleme alanında en önemli araştırma merkezi olan Medipol Üniversitesi Rejeneratif ve Restoratif Tıp Araştırmaları Merkezi (REMER) Laboratuvarlarında araştırmacılardan projeleri hakkında bilgi alan Prof. Sancar, kopmuş bölgelerini onarabilme yeteneği ile ender bir canlı türü olan aksolotlarla yakından ilgilendi. Araştırmacılar, öğrenciler ve geniş bir gazeteci grubu eşliğinde laboratuvarları gezen Sancar’a REMER Müdürü Prof. Dr. Gürkan Öztürk devam eden projeler hakkında bilgi verdi. REMER gezisinin ardından Senato Odasında bilim insanları ile buluşan Sancar, çalışmaları hakkında kısa bilgiler veren araştırmacılarla yakından ilgilendi. Prof. Sancar buradaki konuşmasında, Medipol’ün laboratuvar altyapısının gücü kadar bilim insanlarının yetkinliğinden de övgüyle söz etti. Daha sonra Sancar’a, “Biyomedikal Mühendisliği Aziz Sancar Öğrenim Bursu Beratı” takdim edildi.

SANCAR: NOBEL ALMAK İÇİN ARAŞTIRMA YAPMAYIN
Bilim insanları ile yaptığı toplantının ardından ziyaretinin son durağı olan amfiye geçen Sancar, salonu hınca hınç dolduran öğrencilerin yoğun alkışları ile karşılandı. Rektör Aydın ve Prof. Kavranoğlu’nun takdiminin ardından öğrencilere hitap eden Prof. Sancar, Nobel almak amacıyla araştırma yapmanın doğru bir çaba olmadığına işaret etti. Amerika’da sadece Nobel alabilmek için araştırma yapan pek çok kişiyi tanıdığını ve bunların hiçbirinin Nobel alamadığını ifade eden Sancar, çok çalışmanın sonucunda Nobel ya da başka bir ödülün kendiliğinden geleceğini söyledi. Nobel’in çok önemli olduğunu ama başarıda tek kıstas sayılamayacağını kaydeden Sancar, örneğin Prof. Gazi Yaşargil’in Nobel ödülü alamadığını ama çok önemli bir bilim insanı olduğunu ifade etti. Türkiye’nin sosyal durumuna ilişkin görüşlerini de paylaşan Sancar, ülkemizin bilimde ilerlemesi için sosyal sorunlarını çözmesi gerektiğini ifade etti. Yaklaşık 2 haftadır bulunduğu Türkiye’de hiç gazete okumadığını, televizyonu hiç açmadığını anlatan Sancar, çünkü sosyal ve siyasal gerilimlerin pek çok bilim insanı gibi kendisini de çok üzdüğünü söyledi.

“EŞİME ‘BEN NOBEL ALIRIM’ DEMİŞTİM”
DNA hakkında yaptığı çalışmaya değinen Prof. Sancar, “Eğer bu alanda bir değerlendirme yapılırsa ben Nobel’i alırım diye eşime söylemiştim” dedi. Konuşmasında sık sık Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Prof. Kavranoğlu’na atıf yapan Sancar, devlet yöneticilerinin kendisine gösterdiği yakın ilgiden çok memnun olduğunu söyledi. Öğrencilere tavsiyelerde de bulunan Sancar şöyle dedi: “Sizi okutan ve bugünlere getiren ailenize ve memleketinize büyük borcunuz var. Her ne yapıyorsanız çok çalışın ve borcunuzu ödemeye çalışın. Bana ‘Nobel hayatını nasıl etkiledi?’ diye soruyorlar. Meşhur oldum, en önemlisi o. Nobel almasaydım burada olamazdım. Ama araştırmalarıma devam ediyorum, edeceğim. Nobel dersini Osmanlı tuğrası motifli kravat ve Atatürk ve Türk bayrağı rozetim ile verdim. Çünkü ben başarımı Atatürk’e ve Cumhuriyete borçluyum. Tarihimi ve milletimi de çok seviyorum.”